Çocuklarda hematüri (idrarda kırmızı kan hücreleri bulunması) ne anlama gelir ve ne zaman tehlikelidir?

30.01.2020
Çocuklarda hematüri (idrarda kırmızı kan hücreleri bulunması) ne anlama gelir ve ne zaman tehlikelidir?

Hematüri nedir? Kaynağı neresidir?

Hematüri idrarda kırmızı kürelerin (eritrosit) bulunması demektir. İdrar yollarına geçen kırmızı kürelerin kaynağı böbrek içindeki yapılar veya idrar yollarının herhangi bir bölgesi olabilir. Çocuklarda kanamanın kaynağı çoğu zaman böbreklerde bulunan glomerüllerdir. İdrarın mikroskopla bakısında kırmızı kürelerin şekli bozulmamış ve normal görünümde ise kanama büyük olasılıkla böbrek içi yapılardan olmayıp, böbrekten daha aşağıda bulunan idrar yolları (üreter, üretra veya mesane-idrar torbası) kaynaklıdır. Kırmızı kürelerin şekilleri bozulmuş veya büzüşmüş ise böbrek içi (glomerüler) kökenli kanamayı (glomerülonefritleri) düşündürür. Bozuk şekilli kırmızı kürelerle birlikte idrarda artmış protein (proteinüri), artmış idrar yoğunluğu ve hipertansiyonun (kan basıncı yüksekliği) bulunması ve/veya beraberinde serum üre ve kreatinin yüksekliği görülmesi nefrit tanısına kuvvetle işaret eder.

Makroskopik hematüri nedir? Mikroskopik hematüri ne demektir?

Hematüri gözle idrar renginin kırmızılığının görüldüğü veya eritrositlerin mikroskopta görülebildiği ve idrar renginin değişmediği şekilde olabilir. Gözle görülür şekilde idrarın parlak kırmızı, kahverengi veya kola renginde olması, mikroskopla bakıldığında bol kırmızı küre görülmesi anlamına gelir. Mikroskopik hematüri ise gözle bakıldığında normal renkte veya hafif bulanık görülen idrarın, mikroskopta bakıldığında her sahada 5’ten fazla kırmızı küre anlamına gelir. Mikroskopik hematüri okul çağı kız çocuklarında %3-4, erkeklerde %1,4 oranında saptanmış olup, çocuklarda gözle görülebilen hematüri sıklığı %1’in altındadır.
Hematürik çocuk hasta değerlendirilirken yakın zamanda geçirilmiş travma öyküsü, ailede böbrek hastalığı öyküsü, diyaliz ve böbrek nakli olan akraba varlığı, ailede veya çocukta işitme kaybı olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Geçici hematüri çocuklarda en sık mikroskopik hematüri nedeni olup, çoğunlukla araya giren bir enfeksiyon nedeniyledir. Bu tür hematüri birkaç günde kendiliğinden düzelir ve ileri araştırma gerektirmez. Devamlı hematüri ise en az 3 haftalık bir süre boyunca idrarda kırmızı küre saptanmasıdır. Çocuklarda devamlı mikroskopik hematüriye yol açan nedenler araştırılırken nefritler, anatomik bozukluklar (hidronefroz, üreteropelvik bileşke darlığı, polikistik böbrek hastalığı) ve tümörler dikkate alınmalıdır.

Hematüri Nasıl Değerlendirilir?

Gözle de görülebilen hematüriye yol açan hastalıkların çoğu aynı zamanda devamlı mikroskopik hematüri nedenidir. Gözle görülebilen hematürisi olan hastalarda idrar kırmızılığının fazla olması hematürinin şiddetli olduğunu göstermez, çünkü 1 litre idrara 1 ml kan bile karışsa gözle görülür şekilde kırmızı renk oluşur.
Hematürik çocuk hasta değerlendirilirken yakın zamanda geçirilmiş travma öyküsü, ailede böbrek hastalığı öyküsü, diyaliz ve böbrek nakli olan akraba varlığı, ailede veya çocukta işitme kaybı olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Gözle görülen hematüride öncelikle idrar renk değişikliğinin sürekli mi, aralıklı mı olduğu sorulmalıdır. Çay veya kola renkli idrar böbrek hastalığını (nefrit) düşündürürken, parlak kırmızı veya pembe idrar mesane veya üretra gibi alt üriner sistem kanamasına işaret eder. Bulanık görünümlü idrar, içindeki protein, kırmızı küre ve lökositler nedeniyle idrar yolu enfeksiyonu veya nefriti düşündürür. İdrar yolu enfeksiyonları, böbrek ve idrar yollarındaki taşlar, hiperkalsiüri (idrarla fazla kalsiyum atılması), Alport sendromu ve IgA nefropati de hematüriye yol açar.

Hematürinin Takibi Nasıl Yapılır?

Belirgin bir nedene bağlanamayan ve herhangi bir hastalık belirtisi vermeyen mikroskopik hematüri kendiliğinden kaybolabilir ve biyopsi gerektirmez. Bu hastalar poliklinik kontrollerine çağrılarak direkt idrar bakısı, tam idrar tetkiki ve kan basıncı ölçümleri ile takip edilir.
Tek başına mikroskopik hematüri için böbrek biyopsisi gerekmez, ancak önemli ve ilerleyici böbrek hastalığı bulguları varsa böbrek biyopsisi yapılmalıdır.